12 Ekim 2024, Cumartesi
spot_img
Ana SayfaDernekten HaberlerGenelgeler Hakkında Sağlık Bakanlığı`nın yorumu.

Genelgeler Hakkında Sağlık Bakanlığı`nın yorumu.

Ayakta teşhis ve tedavi yapan özel sağlık kuruluşları ile özel hastanede çalışan hekimlerin en fazla iki özel kurumda çalışmasını öngören Sağlık Bakanlığı, 24 Haziran’da yayınladığı genelgelerde muayenehaneleri bunun dışında tuttu. Hekimler 2 özel kurum yanısıra muayenehanede de çalışabilecek. Kurumdan ayrılan hekim yerine aynı nitelikte alım yapabilecek merkezler full time çalışan hekim yerine part time hekim de alabilecek. Fakat part time görev yapan hekimin yerine full time hekim alınamayacak.

15 Şubat yönetmeliklerine uyum sağlamak zorunda olan özel sağlık kuruluşlarına verilen 4 yıllık uyum süresi henüz başlamadı. Bakanlık bununla ilgili tebliği yakın zamanda açıklayacak.

Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Dr. İnci Yılmaz, özel sağlık kurum ve kuruluşlarını ilgilendiren 15 Şubat yönetmeliklerine ilişkin yayınlanan genelgeler hakkındaki sorularımızı yanıtladı.

Bakanlığın özel kuruluşlar için getirdiği uygulamalar düşünülürse, Genelgenin hem süre hem uygulamalar açısından yeni bir milat olduğu söylenebilir mi?
Tabii, genelge 15 şubattan önce ayrılan personelin yerine yeni personel başlatamayan kurumlar için kolaylaştırıcı oldu. 15 Şubattan sonra ayrılanların yerine yenisini alınabiliyor ama 14 Şubatta ayrılan bir hekim o kurum için bir kayıp anlamı taşıyordu.

Genelgeyle hekimlere en fazla iki özel kurumda çalışma hakkı veriliyor. Muayenehaneler bu kurumların dışında mı tutuluyor?

Yönetmelikte en fazla iki sağlık kurum ve kuruluşlarında çalışma imkanı getirilmiştir. Fakat muayenehane bunun dışındadır.

15 Şubat yönetmeliklerinde “dal merkezi” ibaresi olmamasına karşın genelgede bu ibareye rastlıyoruz…
Genelge eski yönetmeliğe göre şu an faaliyet gösteren tıp merkezi-dal merkezlerine yönelik yayımlanmıştır dolayısıyla dal merkezi ifadesinin kullanılması tabiidir.

Genelgeyle bu konuda getirilen yeni açılım nedir?

Buradaki yenilik şöyle: 4 yıl içinde Yönetmeliğe uyum sağlanıncaya kadar kurumda cerrahi uzmanlık dalında hekim çalışıyorsa, tıp merkezi veya dal merkezinin fiziki alt yapısı ve tıbbi donanımı uygun ise cerrahi müdahale yetkisinden mahrum kalmayacak.

Peki genelgeyle getirilen en önemli açılım hangi konuda?
Tıbbi cihazlar konusu çok önemli. Teknoloji yoğunluklu cihazlar planlamaya tabidir. Burada bir açıklama getirdik: Kurumun mevcut ruhsatında var olan bir cihaz için-tadilat olabilir, yenisiyle değiştirilebilir- herhangi bir kısıtlama yok. Ama “Tüm cihazlar içinde hangisi teknoloji yoğunluklu?” diye sorulmaya başlanıldı.. Genelgede bahsettiğimiz MRI, PET CT, ANGIOGRAFİ, SİNTİGRAFİ, LİNAC, COBALT 60, CYBERKNIFE gibi cihazlar dışındaki cihazlar 2008 planlamasına dahil edilmedi. Böylece “Acaba alacağımız cihaz planlama kapsamında mı, bunun izni verilecek mi?” şeklinde yaşanan tereddütleri giderildi.

Ayrılan hekimin yerine yine aynı nitelikte hekimin alınması öngörülüyor. Burada aynı nitelikten kasıt part time ve full time çalışan hekimin yerine yine aynı zaman aralığında çalışacak hekimlerin alınması mı?
Tam zamanlı çalışan bir tabip yerine yine tam zamanlı çalışan bir başka tabip alınabilir. Kısmi zamanlı çalışanın yerine de kısmi zamanlı çalışan tabip alınır. Ancak tam zamanlı çalışan hekimin yerine istenirse kısmi zamanlı çalışan tabip alınabilir. Fakat kısmi zamanlı çalışanın yerine tam zamanlı çalışan alınamaz.

Kamudaki hekimin muhafazasına yönelik bir düzenleme bu sanırım. Kamudan özele hekim transferlerine yönelik caydırıcı bir önlem olarak düşünülebilir mi?

Tam zamanlı çalışan bir hekim ayrıldı diyelim. Aynı vasıfta tam zamanlı aynı uzmanlık dalında çalışan bir hekim bulanamıyor, kısmi zamanlı hekim bulunuyorsa kurum sıkıntıya girmeden onu istihdam etsin istedik. Yani kamudan kaçışı değil özel sektörün yararını düşündük.

Genelgeyle birlikte diş hekimi ve diğer sağlık çalışanı kısıtlaması da kalktı. Bu da yeni bir uygulama mı?
15 Şubat yönetmeliğinde sağlık çalışanı ibaresi vardır. Genelgede yeni bir uygulama getirilmemiş sadece 2008 yılında tabip ve uzman tabip haricindeki sağlık çalışanlarında planlama yapılmayacağı belirtilmiştir.

Ekim ayında yapılacak planlamada nelerden bahsedilecek?

Ekim ayındaki planlama, Sağlık Bakanlığı, üniversite, özel sektör ve diğer paydaşların ortakça yapacağı bir çalışma olacaktır. Planlamanın kriterlerinin ise ancak bu çalışma sonucunda belirleneceği açıktır. Belirlenen kriterlere göre, ihtiyaç duyulan iller-ilçelerin hangi yatırıma ihtiyaç duyduğu açıklanacak. İhtiyaç duyulan kurumun özel hastane mi, tıp merkezi mi, poliklinik mi olduğu ilan edilecek. Mevcut ruhsatlı çalışan özel hastaneler veya uygunluk belgesi olan tıp merkezleri-dal merkezlerinin de personel artışları, hekim, branş ilaveleri vs hangi şartlarda kapasite artırımına gidebilecekleri açık ve net belirlenecek. Yeni yatırımların yanısıra mevcut çalışanların ihtiyaçlarını da karşılayacak şekilde standartlar listesi yayınlayacağız.

Gazetemize gelen bir soruyu aktarmak istiyorum: 24 Haziran tarihli genelgede “2008 yılı Ekim ayında ilan edilecek planlama kapsamına, sadece tabip ve uzman tabiplerin alınması yönünde prensip kararı alınmıştır. Bu çerçevede, diş hekimi ve diğer sağlık çalışanı istihdamında herhangi bir sınırlama bulunmamaktadır. ” denilmektedir. Buna göre tabip orijinli olmayan “Tıpta Uzmanlık Tüzüğüne göre Uzman olanlar”a uygulanacak prosedür ne olacak? Uzman tabip prosedürü mü yoksa diğer sağlık çalışanı mı sayılacaktır?
Tıpta Uzmanlık Tüzüğüne göre uzman olanlar öğrenimine bakılmaksızın uzman tabip yetkisini zaten kullanabilmektedir. Bu genelge Ekim ayında yapılacak planlamaya kadar sektörü rahatlatmak için çıkartıldı. Ekim ayında, hekimlerin planlamasının nasıl olacağı detaylı olarak anlatılacak. Zaten Bakanlık hekim dışı personeli de sağlık çalışanını da Ekim ayına kadar planlamayacağını açıklıyor. Hekim olmayan veya sağlık çalışanı olmayanlarla ilgili olarak da bizim bir planlamamız yok.

Genelgede, yürürlükten kaldırılan yönetmeliğe göre açılmış sağlık kuruluşlarının, 15 Şubat yönetmeliğiyle ilgili tebliğ yürürlüğe konuluncaya kadar, aynı ilçe sınırları içinde olmak ve tabip sayısı ile tıbbi donanım aynı durumda kalmak kaydıyla, başka binaya taşınabilecekleri belirtiliyor. Bu aynı zamanda, eski kurulmuş merkezlerin yerinde kalabilecekleri anlamına mı geliyor?
Yeni yönetmeliğe uyum sağlanıncaya kadar tebliğden itibaren 4 yıllık bir süre vardır.Ancak, Bakanlığımız tebliği yürürlüğe konuluncaya kadar zorunlu taşınmalarda ilgilileri mağdur etmemek için genelgede taşınma için imkan tanınmıştır.

Uygunluk belgesi ile ruhsat arasındaki zaman farkı ne kadar?

Yeni yönetmeliğin 38 inci maddesinde öngörülen tebliğ çalışmaları devam etmektedir. Yayımlandığı zaman 4 yıllık süre içerisinde yeni yönetmeliğe göre ruhsat alınması gerekecektir.

Tebliğ ne zaman yayınlanacak?

Kesin bir tarih veremem ama yakın bir tarihte yayınlanacak. Kurumlar tebliğ tarihinden itibaren 4 yıl sonunda uygunluklarını sağlayacaklar mevcut binada veya başka bir yerde.

Tebliğ ne kadar geç çıkarsa özel kuruluşlar için o kadar iyi olacak denilebilir mi?
Bu yorumu sektöre bırakalım.

Tıp merkezinde çalışan bir jinekolog, herhangi bir özel hastanede, (O hastanede ilgili branşın uygunluk belgesi olmak kaydıyla, ve kadrosunda zaten o branştan hekim olsa da) çalışabilir mi?
Burada tıp merkezinde veya özel hastanede çalışan diye ayrıma gerek yok. Eğer bir tıp merkezinde hekim tam gün çalışıyorsa ikinci bir yerde part time çalışabiliyor. Çalışmak istediği ikinci kurum veya kuruluşta personel istihdam hakkının ve imkanının bulunmasına bağlıdır.

Tıp merkezleri tanımlanırken en az 4 uzman tarafından kurulacağından söz ediliyor. Bu durumda eski yönetmeliğe göre 2 uzman hekim ile ruhsat almış bir merkezin uzman sayısını en az 4`e çıkarması mı gerekiyor?
Genelge eski yönetmeliğe göre şu an faaliyet gösteren tıp merkezi-dal merkezlerine yönelik yayımlanmıştır. Yeni yönetmeliğe göre uygunluk sağlamış bir tıp merkezi henüz yoktur. Yeni yönetmeliğe uyum sadece doktorla sağlanmamaktadır, Bakanlığımızca hazırlığı devam ettirilen tebliğde yer alacak şartlara da uyulması gerekecektir.

Ayakta teşhis ve tedavi (ATT) yapılan özel sağlık kuruluşları uygulamasında, ayrılan hekim yerine aynı nitelikte hekim alınması için verilen süre 3 ay olmasına karşın özel hastanelerde bu süre 6 ay ile sınırlı tutuluyor. Bu farkın sebebi nedir?
Bu sürelerin belirlenmesinde ilgili yönetmeliklerin hükümleri esas alınmış olup, tamamen sektör lehine olacak şekilde genelge ile düzenleme yapılmıştır.

15 Şubat öncesinde ruhsat ve faaliyet izin belgesi almak için başvuran fakat kapasitesine ulaşamamış yeni açılan özel hastanelerin durumuyla ilgili verilen bilgileri çok net anlayamadık. Biraz açar mısınız?
15 Şubattan önce açılan bir hastane, daha sonra yeni istihdam yapma imkanına sahip olduğu için tüm personelini ilk açtığında istihdam etmeyebiliyordu. 15 Şubattan sonra ise bu konuda uygulamada tereddütler yaşanmaya başlanmış ve bazı sıkıntılar bakanlığımıza iletilmiştir. Bizde bu tereddütleri gidermek amacıyla fiziki alt yapıları uygun olan ancak bakanlığımızca yapılacak planlamaya kadar veya planlamadan sonrada atıl kapasite ile çalışılmasının önüne geçilmesi, fiziki yapı ve tıbbi donanım imkanlarından azami seviyede faydalanılmasını sağlamak amacı ile ön izin projeleri esas alınarak belirli bir sürede tabip istihdam imkanı verilmiştir. Bunun zaten yönetmelikte ruhsat ve faaliyet izin belgesi ile ilgili düzenlemelerin yorumuna bakıldığında mevcut olduğu 6 aylık sürenin tam kapasiteye geçmek amacıyla konulduğu anlaşılabilir.

Fatma Ergüzeloğlu`nun röportajı:

www.medimagazin.com.tr

ÖZEL HASTANELER PLATFORMU

RELATED ARTICLES

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Most Popular